Politikada Çirkin Oyunlar
[ 12/4/2002 - 23:25 ]  By Atin  anadolu@atin.org

Türkiye’nin bu karışık döneminde politikaya soyunmak biraz cesaret işi. Ağabey Mehmet Ali Bayar politikaya soyununca kardeş Uğur Bayar'ı hemen azlettiler.

Türk halkı umut içinde politikada yeni yüzler arıyor.

Ancak, Türkiye’nin bu karışık döneminde politikaya soyunmak biraz cesaret işi...

Sadece uygun vasıflar ve cesaret de yetmiyor.

Halkın güvenini yitirmiş ve halka rağmen ona zorla vekalet eden kaşarlanmış politikacılar çemberini aşabilmek ayrı bir problem.

Ağabey Mehmet Ali Bayar politikaya soyununca kardeş Uğur Bayar'ı hemen azlettiler.

Mehmet Ali Bayar'ın Demokrat Türkiye Partisi'nin (DTP) başına geçeceği haberi basında yer alınca, Banker Kastelli'nin eski yardımcısı Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu birden bire Özelleştirme İdaresi Başkanı Uğur Bayar'ı yetersiz bulmaya ve ona sinirlenmeye başladı.

Hemen, hem Özelleştirme İdaresinden, hem de THY Yönetim Kurulu üyeliğinden alma kararnamesini hazırladı.


Artık Başarı Ölçü Değil

Artık Türkiye'de ölçü, kişilerin "bilgi, yetenek ve başarıları" ile bağlantılı değildir.

Artık Türkiye'de ölçü, "kim kime yakın, kim kimin adamı" gibi ilişkilerle doğrudan bağlantılıdır.

Önümüzdeki günlerde Mehmet Ali Bayar'la ilgili olabilecekler şimdiden görülüyor gibi;

Ona destek olabileceği varsayımı ile görevden alınacak başka isimler de çıkacaktır...

Mehmet Ali Bayar ve çevresi sıkı bir kontrol altında tutulacak, "kim ne zaman kiminle ne yaptı, nerede bir araya geldi, neler görüştü" raporları kalın klasörler oluşturacaktır...

En etkili haber toplama yöntemi olan telefon dinlemelerine ağırlık verilecektir...

Araya ikili oynayan adamlar sokulacaktır...

Ve en önemlisi, Mehmet Ali Bayar'ın bütün mazisi araştırılacak ve onun aleyhine kullanılacak "kara propogandalık" malzeme bulunmasına çalışılacaktır...


Parlak Bir Geleceği Vardı

Dışişleri Bakanlığı'nda parlak bir geleceği olan Mehmet Ali Bayar, hali hazırdaki bir çok imkanı terkederek, sisler arasında, geleceğimizi pek parlak göremediğimiz bir dönemde, politikaya soyunmaktadır.

Bazı insanlar, sanki bazı meslekleri ifa etmek için doğarlar.

O meslekler onların kanında, tabiatlarında vardır.

Yakın arkadaşları, bir politikacı torunu ve oğlu olan Mehmet Ali Bayar'ın kanında da politika olduğunu söylüyorlar.

Yine yakın dostları, onun ve ailesinin tertemiz bir mazisi olduğundan bahsediyorlar.

Alınan karşı tedbirler, onun zorlu bir rakip olacağının göstergesi.


Düzgün Bir Kişilik

Mehmet Ali Bayar ve zarif eşi ile bir-iki toplantılarda bir araya geldik.

Herkes tarafından sevilen, sıcak kanlı, mütevazi, kaliteli kişiler.

O bazılarında olan itici, kasıntılı, "dışişleri tavrı" onlarda yok.

Mehmet Ali Bayar, yaşının da üstünde bir bilgi birikimi ve kültüre sahip.

Çok iyi bir hafızası da var...


Halkın Beklentilerine Cevap

Evet, Mehmet Ali Bayar, Türkiye'de çeşitli güç odakları arasında kesif bir mücadelenin yaşandığı zor günlerde politikaya atılıyor.

Bizce bu bir özveri...

Zaten zor günlerde birileri çıkmazsa zor günler bitmez.

Ona ve ailesine bu mücadeleli yeni hayatlarında başarılar diliyoruz...

Halkın beklentilerine cevap veren iyi bir politikacı, iyi bir yönetici olacağını düşünüyoruz.

Öyle oldukça, mütevazi desteğimiz ve dualarımız hep olunla...


Özgeçmişi:

196o yılında İstanbul'da doğan Mehmet Ali Bayar, Ankara Tevfik Fikret Lisesi'ni bitirdikten sonra ABD'ye giderek New York Eyalet Üniversitesi'nde ekonomi okudu ve aynı üniversitede uluslararası finans alanında master derecesi yaptı.

1988'de Dışişleri Bakanlığı'na giren Mehmet Ali Bayar soğuk savaşın sona erdiği 1990'da önce Bakü'deki Türk Başkonsolosluğu'nu, ardından da büyükelçiliği açan ekipte yer aldı. 1994'e kadar Azerbaycan'ın kuruluş dönemini yakından izleyen Bayar 1994-96 yılları arasında New York'ta BM Daimi Temsilciliği'nde görev yaptı.

1996'da Cumhurbaşkanı Demirel'in dış politikadan sorumlu Dışişleri Danışmanlığı'na getirilen Bayar 2000 yılına kadar Demirel'in dış politaka alanında en önemli kurmaylarından biri oldu.

Bayar, 2000 Haziran ayında Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği Müsteşarlığı'na atandı. Büyükelçiliğin sözcülüğünü de yürüten Bayar sık sık Amerikan medyasında yer aldı.

Bayar, köklü bir Demokrat Partili aileden gelme.

Baba merhum Dr. Nuri Bayar'ın ailesi Priştina (Kosova) ve Manastır göçmeni.

Politikaya DP'de başlayan ve DP Beşiktaş İlçe Başkanlığında bulunan Dr. Nuri Bayar, Adalet Partisinin kurucularından.

Dr. Nuri Bayar, daha sonra yıllarca Adalet Partisi'nden milletvekili seçilmiş ve bakanlık yapmış. Güzel konuşan, itidalli bir politikacıymış ve onu tanıyanlar kendisini John Kennedy'ye benzetirlermiş...

"Demokrasiye pazar ekonomisi yaraşır... Gerektiğinde (devlet) müdahale edecek ama, devlet ferdin teşebbüs hürriyetini sınırlamayacak. Şimdi ferdin teşebbüsüne bazı alanlar kapalı ise, bunlar da açılmalı. Ben pazar ekonomisinden bunu anlıyorum. Devlet elinde tekel olarak tuttuğu sahaları da ferde açmalı. Devlet sadece altyapı tesisleriyle, ya da özel teşebbüsün yapamayacağı yatırımlarla uğraşmalı. Ama herhalde, bakkallık yapmamalı..."

Bu sözleri 20 Nisan 1980 tarihli "Yankı" dergisine, zamanın Sanayi Bakanı, Sakarya Milletvekili Dr. Nuri Bayar söylemiş.

Sanki 20 yıl sonra "Özelleştirme İdaresi'nin" başına getirilecek küçük oğlu Uğur Bayar'a talimat verir gibi...

Bayar'ın anne tarafı Sivaslı. Dedesi Yassıada'da idam talebiyle yargılanan İstanbul'un ilk seçilmiş DP'li Belediye Başkanı Kemal Aygün. Büyük dayısı ise yine Yassıada sanıklarından, DP döneminin ünlü TBMM Başkanı Refik Koraltan.

Kemal Aygün, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden sonra Ankara'da, Ankara Valiliği ve Emniyet Genel Müdürlüğünü birlikte yürütmüş, saygın ve güçlü bir bürokrat.

Özellikle basın ile iyi münasebetleri bulunduğu belirtilen Kemal Aygün'ün, Devrin Cumhurbaşkanı ve Başbakanına ılımlı öneriler sunarak onların basınla ilişkilerini düzenlediği ve aslında Demokrat Parti döneminde başbakan olacak niteliklere sahip olduğu söylenmekte...


Mehmet Ali Bayar'ın küçük kardeşi Uğur Bayar, 1997'den beri Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nı yürütüyor. Mehmet Ali Bayar, mimar Ayça Bayar'la evli ve biri 4, diğeri 8 yaşında 2 çocuk babası.